İzleyiciler

8 Aralık 2015 Salı

MİNİK MASUM GÖÇMENE

ÜŞÜMÜYORSUN DEĞİL Mİ KÜÇÜK?
 
    Kış geldiğinde ağaçlar üşüyor mudur acaba? Pencereden bakıyorum. Dışarıda puslu bir gece var. Yol kenarında sıralanmış sokak lambalarının sarı ışıkları altıda yer yer dökülmüş, yer yer sarıdan kahverengiye dönmüş yapraklarıyla, ne kadar hüzün dolu uzuyorlar karanlık gökyüzüne doğru. Ölümü bekler gibi bir hal içindeler. Her şeyi tüketmiş. Çaresiz. Yardımsız. Yoldan geçen kendini bilmez sarhoş sürücülerin tehdidi altında korkuyorlar mı gelecekten? Kış geldiğinde gövdelerine yaklaştırılan yüksek merdivenlerden uzanılarak dalları kesilirken canları acıyor mu ki?
Aynı gövdede tekrar yeşerecek çiçek açacaklar.Her zaman olduğu gibi.Çok örselenirlerse belki bir daha yeşeremiyecekler. Ama kimin umurunda...
    Sahile vuran balıkları yaşatmak için hiç bir masraftan kaçınmazken ,sahile vuran beş yaşındaki çocukların görüntülerini sıcacık evlerinde TV karşısıda izleyebilen, en acısı da duyarsız bir şekilde keyifli bir şeyler izlemek için kanal değiştirebilen bencil insanların dünyasında.
Yaşadıkları toprakların altı petrol dolu olmasaydı eğer evleri ve aileleri vardı  onların da. Şevkat dolu annelerinin kucağında yatmaları gerekirken, buz gibi bir havada soğuk dalgaların elinden tutarak ulaştıkları  kumsalda ,bir gazete kağıdının  altında yatan örselenmiş minicik bedenleri üşüyor mudur acaba?


SÖYLEDİKLERİMİZ VE YAŞADIKLARIMIZ


konfüçyus ile ilgili görsel sonucu







....orta yaşlarını sürerken Konfuçyüs yönetimle ilgili düşüncelerini uygulayabileceği bir göreve asla getirilmedi.Herkes ona saygı duyuyor ama kimse ona görev vermiyordu.yaşamının sonuna geldiğinde Konfüçyüs başarısız olduğunu düşündü.Her şeye küstü,kendisine,"hiç bir işe yaramayan,yalnızca süs diye duvara asılan bir su kabağı gibi" davranıldığını söyledi.
İnsanın Hikayesi-James C. Davis